Menfaatçi tatlı su kurnazlarına hitaben
Hadi ihtiyaç duyduğunda ticari anlamda
başkalarına gidiyor kendini unutturuyorsun.
Sosyal medyada burnundan kıl aldırmıyorsun.
Telefonu eline alıp nasılsın diyemiyorsun.
Watsaptan selam kelam yazamıyorsun.
Bayramda, seyranda yok oluyorsun.
Vefa nedir bilmiyorsun.
Tek bildiğin şey işin düştüğünde telefona sarılıp
arıyorsun.
İnsana sormazlar mı? Hangi yüzle arıyorsun!
Rahmetli Mehmet Akif Ersoy ne güzel söylemiş;
“Yüzsüzdür insanoğlu kimse bilmez fendini, kime
iyilik yaptıysan ondan koru kendini.”
İşi düşen ulaşıyor, işi düşen buluyor.
Hele ki günümüzde kimsenin kimseye ulaşamama
gibi bir şansın yok.
Telefondan, sosyal medya mecralarından isteyen
istediğine ulaşabiliyor.
Yeter ki işi düşsün yeter ki istesin bulunamama gibi
bir şansın yok!
Yahu kardeşim, bırakın tatlı su kurnazlığını.
Bırakın “köprüyü geçene kadar” ayı, dayı
oyunlarını.
Vefalı olun yeter!
İnsanları insan oldukları için sevin sayın.
İnsana insan olduğu için değer vermeyenler
kesinlikle “vefa” nedir bilmeyenlerdir.
Ya var olun ya da hiç olmayın.
“Bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü”
dedirtmeyin…
Hayırsız, vefasız olmayın. İnsanlara insan oldukları
için değer verin şayet vermiyorsanız da
menfaatiniz uğruna yalakalık yaparak “köprüden
geçene kadar” sevgi gösterisinde bulunup
kendinizi daha fazla komik duruma düşürüp
alçalmayın. “Dağ Dağa Kavuşmaz İnsan İnsana
Kavuşur” sözünü de unutmayın!
Ticaretini yaparken, çalışacağın sektör içinde olan
insanları seçerken sana bir telefon kadar yakın
olan, yeri geldiğinde seni onure edecek insanları
seç! Aksi halde işin düştüğünde duyacağın cevap
maddi manevi kazandırdıklarını ara olacaktır.
Vaktini harcarken vefayı sadece bir marka olarak
görenlere değil? Gerçekten hatırnaz, vefalı,
kalbiyle ağzı bir olan, iyi insanlar için harca ki
nankörlük gördüğünde üzülen sen olma!
Kısacası hayat kısa yol uzun “Yürüdüğün yolda
kimseyi bekleme, işi düşen sana yetişir.” Bunu da
unutma!
Saniyelerle yarışılan bir hayat kimin ne olduğunu,
ne olacağını bilemezsin.
İnsanı insan olduğu için sevecek sayacaksın ki
ummadığın anda sudan çıkmış balık gibi olup
kendini virgül gibi eğilmiş hissetme!
İnsanların işine yaradıklarını düşündüğün noktada
sonradan yırtık dondan çıkar gibi çıkmayacaksın!
İşe yaramayacağını hissettiğin noktada da toz olup
kaybolmayacaksın!
“İnsan İnsana Her Zaman Lazım Olur.”
Karşındaki kim olursa olsun seni gördüğü kadar
gör ki; kendisini bulunmaz hint kumaşı sanmasın.
“Seni tanıdığım güne lanet olsun.” demeden yanlış
insanların üstünü hiç vakit kaybetmeden çiz ki seni
yolundan edip ömrünü boş yere tüketmesinler.
İyi niyetinizi fırsat bilip sizi tek kullanımlık selpak
gibi görüp gözünüzün içine baka baka kullanmaya
çalışan kurnazlara müsaade etmeyin.
"Kurnaz insanlar kendilerini halk adamı olarak
tanıtmayı iyi bilirler. "Victor Hugo
Yazımı İvan Gonçarov’un çok hoşuma giden güzel
bir sözüyle noktalıyorum. "Kurnazlık bozuk para
gibidir. Onunla büyük şeyler alınmaz. Bozuk para
ile bir insan ancak bir kaç saat yaşayabilir.
Kurnazlıkla bir şeyi gizleyebilirsiniz, bir adamı
aldatabilirsiniz, ama onunla geniş bir ufka
varamazsınız, büyük olayları bir sonuca
götüremezsiniz. Kurnazlık kısa görüşlüdür."
Kalın Sağlıcakla,